Çelikler için
Paslanmaz çelikler için
Dökme demir için
Demir icermeyen metaller icin
Kesimi zor malzemeler için
Sertleştirilmiş malzemeler için
Gelişmekte olan ülkelerdeki artan nüfus ve önemli ekonomik büyümenin yanı sıra gelişmiş ülkelerdeki yaşlanan nüfus, küresel tıbbi cihaz sektörü için büyüme ve düzenli bir talep potansiyeli oluşturuyor. ABD, Batı Avrupa ve Japonya gibi daha yüksek kişi başı gelir seviyeleri, oldukça gelişmiş sağlık sistemleri ve tıbbi tesislere sahip ülkeler, tıbbi malzeme piyasasının neredeyse %80’ini elinde tutuyor. Yüksek seviyelerde risk yönetimi ve tıbbi cihazların geliştirilmesi için gereken muazzam miktarlarda zaman ve para üzerinden bakacak olursak, bu payın büyük bir kısmının ABD ve Avrupa’daki büyük üreticilerin elinde olduğu anlaşılıyor ve sektör, yüksek katma değere sahip bir alan olarak görülüyor. Buna karşın, gelişmeye devam eden ülkelerdeki fiyat kısıtlamaları ve gelişmiş ülkelerin tıbbi harcamaların azaltılmasına yönelik çabalarına yanıt olarak büyük üreticilerin küresel satın almalar yoluyla izlediği maliyet azaltımı faaliyerlerinde artış yaşanıyor.
Daha fazla şirket; ABD ve Avrupa’daki üreticiler, tıbbi tesisler ve araştırma kuruluşlarıyla iş birliği içinde ve Çin de dahil olmak üzere özellikle talepte en büyük büyümeyi vadeden gelişen ülkelerde yeni pazarlara girmenin peşinde. Öte yandan üretim merkezlerinin küreselleşmesi de otomobil endüstri-sinde görülen hızlanmaya benzer şekilde hızlanıyor. Bunlara ek olarak;
tıbbı cihazların klasik eczane ürünlerinden farklı olması nedeniyle, ortak satışı destekleyen çeşitli tıbbi belgelendirmeler ve ayrıca ilgili personelin becerilerinin gelişimine katkı sağlayacak yeterli bir yapılanmanın planlanması gerekiyor.
Gelişmekte olan ülkelerde nüfus ve kişi başına düşen gelirde yakın zamanda ortaya çıkan artışlar, ev aletleri ve otomobiller için hızla büyüyen bir talebe neden oldu. Bu durum, bu ülkelerdeki yaşam standartları gelişmeye devam ettikçe artan bir talep potansiyelinin sinyallerini veriyor. Dünya genelinde başı çeken ülkelerdeki yaşlanma oranlarının 2030’da 2015 yılına göre iki kat daha fazla olacağı tahminine bakacak olursak, tıbbi malzeme ve teknolojik yeniliklerde gelişme taleplerinde istikrarlı bir büyüme bekleniyor. Dahası, yaşlanan topluma hitap etmek için tasarlanan tıbbi teknolojideki güncel gelişmeler, yaşlılar için daha iyi yaşam tarzları ve motor fonksiyonların iyileştirilmesi ve korunması odağıyla yenileyici tıbba karşı potansiyel bir talep artışı anlamına geliyor.
Biyolojik olaylar için ölçüm cihazları (CT, MRI vb.)
Numune inceleme ve analiz cihazları, Teşhis sistemleri vb.
Yapay iç organ gereçleri ve yardımcı cihazlar, Tedavi cihazları, Cerrahi aletler vb.
Tıbbi cihaz alanında makineyle üretilen ürünlere olan talebin yüzde sekseninin kaynağını implantlar (yapay eklemler, diş için kullanımlar) ile titanyum alaşımları, paslanmaz alaşımlar ve kobalt-krom alaşımları gibi işlenmesi zor malzemelerden üretilen travma ve ameliyat araçları oluşturuyor.
Bu ürünler sıradan ürünlerden farklılar çünkü içerdikleri malzemelerin yüksek karakteristik özellik gösteren onaylı ham maddelerden oluşmaları gerekiyor. Tıbbi cihazların üretimine dahil olan malzemeler, hafiflikleri ve üstün aşınma ve yıpranma karşıtı özellikleri nedeniyle uçak parçalarının üretiminde kullanılan malzemelerle oldukça benzerlik taşıyorlar. Gün geçtikçe daha hafif ve uzun ömürlü implantlara olan talep, titanyum alaşımlarından daha yüksek mekanik dayanım gösteren kobalt-krom alaşımına geçişi teşvik etti. Fakat bununla beraber; kobalt-krom alaşımlarının işleme açısından titanyum alaşımlarına nazaran oldukça zorlu olması bir dezavantaj olarak karşımıza çıktı. Kobalt-krom alaşımlarını işlemede kullanılan takımların ömrü, titanyum alaşımlarında kullanılanlara nazaran 3 kat daha azalıyor. Buna ek olarak CFRP ve seramik de tıbbi cihazlarda giderek artan bir sıklıkta kullanılıyor. Yeni malzemelerin bu istikrarlı gelişimi, işleme zorluğunda artış anlamına geliyor.
Tıbbi cihazlarda kullanılan; kesilmesi zor ve özel formlu parçaların verimli bir şekilde işlenmesi beraberinde büyük zorluklar getiriyor. İşleme verimliliği ve ürün ömrünün artırılması; CAD/CAM kısmından kullanılan kesici takıma kadar bir çok parametrenin bir arada değerlendirilmesini gerektiriyor.
Tıbbi cihazların üretiminde kullanılan malzemeler arasında kobalt-krom alaşımı, kesilmesi en zor olan malzemedir. Buna karşın kobalt-krom alaşımı, titanyum alaşımlarıyla kıyaslandığında daha iyi bir aşınma direnci gösterir ve ürün ömrünün uzamasına katkı sağlar. Bu da; yapay eklemlerdeki kayma yüzeyleri ile omurga implantları ve vidalar gibi küçük parçalar ve benzeri ürünlerin üretimini mümkün kılar. Fakat bir diğer yandan, bu malzemenin çekme mukavemeti oldukça yüksek ve yapışma eğilimi de bir o kadar fazladır. Dolayısıyla bu özellikler; işleme yapacak takım seçiminde yüksek aşınma direncine sahip olma gerekliliğini ön plana çıkarmaktadır.
Yüksek biyouyumluluğu nedeniyle titanyum alaşımı Ti-6Al-4V, tıbbi cihaz parçaları için en sık kullanılan malzemedir. Titanyum, düşük ısı iletkenliğine sahiptir ve yüksek kesme sıcaklığı meydana getirir. Bu nedenle ısı direnci yüksek takımlara ve düşük ısı meydana getirecek formlara sahip olmak oldukça önemlidir.
Paslanmaz çelik malzemeler küçük parçalar için sıklıkla kullanılır. Ostenitik paslanmaz çelikler (SUS315L/SUS317L) ve çökeltme ile sertleştirilmiş paslanmaz çelikler (SUS630) tamamen farklı kesme özelliklerine sahiptir. Östenitik paslanmaz çeliklerde ortaya çıkan talaşın tahliyesi oldukça zor olduğu için derin delme işlemleri çok zorludur.